Home  |  Açıklamalar   |  Kiprianu: Bir Cumhurbaşkanı’nın Bu Kadar Kolaylıkla Yalan Söylemesi Tehlikelidir

Kiprianu: Bir Cumhurbaşkanı’nın Bu Kadar Kolaylıkla Yalan Söylemesi Tehlikelidir

AKEL Merkez Komitesi Genel Sekreteri Andros Kiprianu bugün yaptığı açıklamada Sayın Anastasiadis’in yalan söylemeyi alışkanlık haline getirmesinden duyduğu üzüntüyü dile getirdi. “Anastasiadis seçim öncesinde taahütler üstlendiğinde yalan söyledi. Yarı kamusal teşekkülleri özelleştirmeyeceği taahüdüyle yalan söyledi. Mevduatların traşlanacağını bilmediği yalanını söyledi, yani akrabalarını paralarını yurtdışına çıkarmaları için bilgilendirmedi. Downer Belgesi’ni almadığını söylerken yalan söyledi. Pera Pedi’de büyük yatırımın yapılacağı bölgede mülkünün olmadığını söylerken yalan söyledi” diyen Kiprianu “dün akşam büyük bir yalanı bir kez daha tekrarladı. Ben belgeyle yanıt vermek zorundayım. Mont Pelerin-1’den ayrılmak için adımı hiçbir biçimde kullanmadığını ve benim, Kıbrıslıtürklerin bana dediklerini kabul ettiğimi söyledi. Eğer Sayın Anastasiadis Kıbrıslıtürkse, o zaman evet Kıbrıslıtürklerin bana dediğini kabul ettim. Mont Pelerin’dan ayrılmak için adımı kullandığını Sn. Anastasiadis’in kendisi bana söyledi” dedi.

Devamında “1 Ağustos 2017 tutanakları burada. Kıbrıs sorununun özüyle hiçbir ilişkisi olmadığı için bunu yayınlıyorum. Çünkü Sayın Anastasiadis tekrarladığı yalanlarla beni bunu yapmak zorunda bıraktı. Mont Pelerin’dan ayrılması gerektiğine Sayın Akıncı’yı ikna etmek için adımı kullandığını Mont Pelerin’dan dönüşünün ertesi günü Sn. Anastasiadis’in bizzat kendisi bana söyledi” diye konuşan Andros Kiprianu, Ulusal Konsey’in 1 Ağustos’taki toplantısında bunu söylediğini Sayın Anastasiadis’in doğruladığını belirterek o toplantıdaki diyaloğun belgesini gazetecilere sunarak söz konusu tartışmayı aktardı:

“Kiprianu: Madem ki beni tahrik ediyorsunuz hangi argümanı kullandığınızı söyleyeceğim. Size telefon açıp, benim AKEL’de sorunlarım olduğu için sizden Kıbrıs’a dönmenizi istediğimi söyleyerek yalan söylediniz, bunu reddetmeyeceğinizi ümit ediyorum.

Cumhurbaşkanı: AKEL’le sorunlarım var dedim. Geri gelip Ulusal Konsey’i bilgilendirmek ve Yunanistan hükümetiyle anlaşmak amacıyla ertelemeyi talep etmek için, evet, bunu dedim.

Kiprianu: “Andros bana telefon açtı ve geri gitmemi istedi” dediniz. Ve Sayın Cumhurbaşkanı ben daha ilk andan itibaren bunu bilmeme rağmen, bugüne kadar bunu kamuya açık bir biçimde söylemedim. Çünkü esas düşündüğüm Kıbrıs sorununun çözümüne ulaşmamız için sürecin ilerlemesiydi. Bunu sizi yıpratmak için kullanmadım ve bugün dediklerimi Anastasiadis’i yıpratmak için ya da seçimlere yönelik maksatlarımdan dolayı demiyorum.”

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, Cumhurbaşkanı’nın Mont Pelerin’dan ayrılmak için kendisinin adını kullanmasına rağmen dün akşamki televizyon programında bir kez daha yalan söylediğini belirterek, “bir Cumhurbaşkanı’nın sadece kendini savunmak için bu kadar kolaylıkla yalan söylemesi tehlikelidir” dedi.

“Bir şey daha eklemek istiyorum. Sn. Anastasiadis 6 Temmuz’da saat 13.23’te twitterde yayınladığım mesajda Cumhurbaşkanı’nın öneriler sunduğunu, şimdi sıranın Kıbrıslıtürklerde olduğunu ve Kıbrıslıtürklerin de öneriler sunmaları dileğinde bulunduğumu yazdığımı söylüyor. Bunu yaptım. Ancak biz onu 6 Temmuz’da saat 13.23’te yaptığıyla değil, yemekteki tutumu nedeniyle suçluyoruz” diye konuşan Kiprianu, Sn. Anastasiadis’in anlatımına göre tüm müzakereyi Sn. Çavuşoğlu’nun havaya uçurduğunu hatırlatarak, “eğer durum böyle olsaydı, bu, BM Genel Sekreteri’nin raporuna da yansımış olmalıydı. Hem Sn. Anastasiadis, hem onun seçim bürosu, hem de DİSİ BM Genel Sekreteri’nin hiçbir zaman sorumluluk yüklemediğini söylüyorlar. BM Genel Sekreteri sorumlulukları paylaştırdı. Crans Montana’da yaşananlar hakkındaki raporunda üç şeyi söylüyor: tarihi bir fırsatın kaçırıldığını, bu fırsatın neden kaçırıldığını, Sn. Anastasiadis ve Sn. Akıncı tarafından siyasi iradenin gösterilmediğini…” söyledi.

Andros Kiprianu aynı raporun 18. paragrafında Türkiye’nin rolüyle ilgili olarak da Genel Sekreter’in istisnasız bütün garantör güçlerle –yani Türkiye’yle de- yaptığı direkt ve derinlemesine görüşmelerde anlaşmazlıkların aşılması ve anlaşmaya varılması için işbirliği içerisinde olma hazırlığıyla Crans Montana’ya geldiklerini saptadığını kaydettiğini vurguladı.

Kiprianu “eğer müzakerelerin çökmesinin tek sorumlusunun Sn. Çavuşoğlu olduğu görüşündeysek, neden Genel Sekreter’e raporunun gerçekleri yansıtmadığını söylemedik? Crans Montana’da olanları Genel Sekreter’in raporunda objektif bir biçimde kaydetmediğini ve bu raporun BM’nin resmi belgesi haline gelmemesi için müdahale etmeleri gerektiğini neden Güvenlik Konseyi’nin daimi üyelerine söylemedik? Sadece sustuk, tepki göstermedik ve Genel Sekreter’in raporunda yazdıklarını itiraz etmeden kabul ettik. Her mantıklı insan Sn. Anastasiadis’in neden bunu yaptığını anlayabilir” dedi.

Ardından DİSİ’nin devlet mekanizmasını partizanca kullanması konusuna değinen AKEL Genel Sekreteri, son yıllarda DİSİ’nin kamunun önemli mevkilerine kendi lider kadrolarını atamasının yol açtığı olumsuz sonuçların altını çizdi. Devletin Basın ve Enformasyon Bürosu müdürünün Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı adayı hakkında facebookta aşağılayıcı yayınlar yapmasının kabul edilemez olduğunu belirten Kiprianu, söz konusu kişinin DİSİ’nin parti kadrosu olarak davranamayacağını ve bir devlet görevlisi olduğunun farkına varması gerektiğini dile getirdi.

Yurttaşların banka mevduatlarının traşlanmasının, sert kemer sıkma politikalarının uygulanmasının, sosyal eşitsizliğin daha öncesinde görülmemiş derecede artmasının, çalışma ilişkilerinin düzensizleştirilmesinin, karmaşık çıkar ilişkilerinin ve yolsuzlukların ilk kez bu boyutlara varmasının Anastasiadis-DİSİ hükümetinin görev süresine damgasını vurduğunu ifade eden Kiprianu bugün yurttaşların konutlarının ve küçük işletmelerin haczedilme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ve tüm bunların Nikos Anastasiadis’in geçmiş bir dönemin politikacısı olduğunu gözler önüne serdiğini söyledi.

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu, başta genç insanlar olmak üzere giderek daha fazla sayıda yurttaşın gerçek değişim için, çözüm ve yurdumuzun yeniden birleşmesi için; ihtiyacı olanları koruyacak sosyal devlet için, şeffaflık, hakkaniyet ve herkes için kalkınmayla, ilerici reformlar ve yeniliklerle farklı bir Kıbrıs için, yarının Kıbrıs’ı için Stavros Malas’ın vizyonuna güven ve desteklerini dile getirdiklerini ifade etti.

Kiprianu, Anastasiadis hükümetinden kurtuluş için, gerçek değişim için şimdi hep birlikte ilerlemenin zamanı olduğunu belirterek samimiyet, ciddiyet, sorumluluk ve güvenilirlikle bunu gerçekleştirebilecek tek adayın Stavros Malas olduğunu vurguladı.

1 Şubat 2018

AKEL Basın Bürosu

PREV

Anastasiadis, İstikrarsız Tezlerin ve BM Genel Sekreteri’ni Suçlamanın Sonuç Getirici Olmadığının Bilincine Varmalıdır

NEXT

Kıbrıs Sorunuyla İlgili Daha Ne Yalanlar Söylediniz?